Oyunlaştırmanın son dönemde eğitimin içinde daha fazla yer aldığını ve kullanım oranının sürekli arttığını görmekteyiz. Bunun yanında iş alanlarında uygulanmaya başlaması ve şirketlerde yeni neslin yer alması, tüm çalışanları işin içinde akışta tutmaya neden olurken, çalışmanın ötesinde verimliliklerini ve arzuladıkları işlerde daha iyi performans göstermeleri için oyun mekaniklerinin iş süreçlerine eklendiğine de her geçen gün şahit olmaktayız.
Şirketlerde çalışan verimliliği ve çalışan memnuniyeti dışında dikkatimizi çeken yeni bir konu “çalışan odaklanması”. İşte bu aşamada plazalarda oyunlaştırmanın yeri her geçen gün artmakta olup, İK süreçlerinde, eğitim alanlarında, satış ve tedarik gibi süreçlerde karşımıza çıkıyor ve çıkmaya devam edecek.
Peki ofislerde her geçen gün artan oyunlaştırma sanayide ve fabrikalarda ayın elemanı tablosunun ne kadar ötesine gidebiliyor?
İşte bu kısımda yapılacak çok şeyin olduğunu düşünüyorum. Çalışanların iş disiplinini, olumlu düşünme ve odaklanma, paylaşımcı bilgiye sahip olma ruhu ve iş güvenliği gibi önemli konularda bütün çalışanları düşünerek güzel işler yaptığımızda verimliliğin artacağı aşikardır.
Örneğin, her fabrikada iş kazalarının kaydı tutulur ve hatta bazı fabrikalarda giriş alanları veya yemek yeme alanlarında kaç gün iş kazası olmadığını belirten kırmızı renkli panolar bulunur. Bu panolardaki rakamları sadece rakam olmaktan çıkarabiliriz. Her fabrikanın kendisine has bir ortalaması vardır. Bu ortalamaya göre seviye belirlesek ve her seviyeyi geçtiğimizde çalışanlar o gün rozet taksa nasıl olurdu? 100. gün “Süper Çalışan Rozeti”, 200. gün “Mükemmel İş Çıkardın Rozeti” hiç fena olmazdı sanki. Ne dersiniz?
Ayrıca, ayın elemanı gibi kriterler belirleyip yüzlerce çalışanınızdan sadece 1–2 kişiyi ödüllendirmek için 30 gün beklemektense neden her gün herkesi ödüllendirmiyoruz?
Fabrikalarda genellikle usta/çırak veya uzman/müdür ilişkisi olmaktadır. Yapılan işlerin seri veya dikkat isteyen bölümleri olabilmektedir. Fabrikadaki uzmanlar veya şefler kendi sektörüne özgü problem yaşadığı alanları iyi bilmektedir. Bu esnada rozetlerin şekillenmesinde yardımcı olabilirler. Dikkat isteyen işlerde problem yaşanıyorsa “Haftanın En Dikkatli Ekibi Rozeti” verilebilir. Kişiler arasında iş paylaşımında zorlanılıyorsa “Dayanışma Rozeti” verilebilir, bazı yerlerde işi bilen kişiler bilgilerini paylaşmayabilmektedir böyle zamanlarda “Üstat Rozeti” verilip bu grup ve kişilerin performanslarının ve iletişimlerinin artışına bakılabilir. Ayrıca bu tip yönlendirmeleri yapan verimliliğin artmasını sağlayan kişilere “Kaptanlık Rozeti”, ödül odaklı olan kişilere verilebilir.
Macera ruhu olan ekiplerde hazine bulma oyunlarında olduğu gibi verimliliğini artmasını istediğimiz işleri hikayeleştirerek yapılan yeni bir iş keşfi veya tavsiye edilen yeni bir uygulama ile hedefe ulaşan işlerde kişilere keşifçi, yenilikçi gibi kurdeleler/kokart/pin belirlenebilir. Hedefe gitmek için her üç ayda belli bir sayıda kokart biriktiren çalışanlara üst basamağa çıktığı için farklı rozetlerle ödüllendirilip, yıl sonunda en çok rozete sahip çalışanlara tatil, sosyal aktivite veya ekstra izin gibi içsel motivasyonunu tetikleyen ödüller verilebilir.
Bütün çalışanları saran oyunlaştırma kurgusu çok güzel bir şekilde kendi iş modelinize entegre edilebilir.
Evde kal, Oyunla kal..
Arif Alataş kimdir ?
Arif Alataş, 2007 yılında Afyon Kocatepe Üniversitesi Kimya bölümünden mezun olduktan sonra Abacı Kimya, Gemaş Genel Mühendislik, Kuzey Sağlık Kimya gibi konusunda öncü birçok şirkette Havuz Kimyasalları Sorumlusu, Üretim Müdürü, Bölge Müdürü gibi farklı görevlerde deneyim edinme fırsatı buldum. 2014 yılında Eczacıbaşı Profesyonel’ de Teknik Eğitim Sorumlusu olarak çalışmaya başladım. Bu süreçte 2017 yılında ‘çamaşırhane hijyeni’ üzerine yaptığım çalışma ve satışa verdiğim katkıdan dolayı ‘Fark Yaratanlar’ ödülüne layık görüldüm. Akademi Saha Sorumlusu olarak ev dışı tüketim sektöründe yer alan havuz, gıda ve çamaşırhane hijyeni konusunda uzmanlıklarım bulunmakta olup bu alanlarda hijyen eğitimi vermekteyim. LinkedIn ve Medium’da iş ve hijyen üzerine özellikle oyunlaştırma yazıları yazmaktayım.
Eğitimlerimin daha etkin ve kalıcı olmasını sağlayabilmek için “Satışta Oyunlaştırma” konusuna ağırlık verdim. 2018 yılında katıldığım BAUSEM’ de “Eğitimde Oyunlaştırma” eğitimi ile GAMFED Turkey Temsilcisi Ercan Altuğ Yılmaz ile yolum kesişmiş olup “Gamification Meetup” ve “Gamification Hackathon” organizasyonlarında Oyunlaştırma Gönüllüsü olarak görev aldım. Ayrıca TOSB Gelişim Zirvesi’nde Ercan Altuğ Yılmaz ile Oyunlaştırma sunumunu gerçekleştirdik, son dönemde Gamfed Türkiye Youtube kanalında ‘Simon Sinek Sonlu ve Sonsuz Oyunlar’ başlıklı sunumumda iş modellerinden de bahsettim