Kevin Werbach ve Dan Hunter’ın “Kazanmak için” (For the Win) adlı kitabı
oyunlaştırma alanında geniş yelpazede sunduğu örneklerle alandaki eksikliği
tamamlayan çok önemli bir kitaptır. İlk baskısı 2012 yılında yapılan kitabın yeniden gözden geçirilmiş versiyonu 2020’de tekrardan yayınlandı.
“Oyun düşüncesi işletmenizi nasıl değiştirir?”
sorusunun cevabının verildiği bu kitapta motivasyon, geri bildirim ve oyunlaştırma
alanlarında akılda kalabilecek güzel modeller tasarlanmış ve bunlar üzerinde çok
güzel kelime oyunları yapılarak bol bol örneklerle açıklanmış.
Alanında uzman birçok firma bünyesindeki bazı sorunları oyunlaştırma ile çözerek
farklı sektörlere de örnek olmuşlardır.
Örneğin; Microsoft, kendileri için çok ciddi sayılabilecek bug sorununu çok basit bir oyunlaştırma ile çözmeyi başarmıştır. Tüm ülkelerdeki çalışanlarına sohbet açtılar ve herkesin kendi dilindeki hataları “Language Quality Game” adlı oyunu oynayarak bulmalarını istediler ve sonuç olarak herkes
kendi dilinin kazanmasını istediği için kısa sürede neredeyse yabancı dille ilgili tüm
buglar temizlendi.
4500 çalışan kendi dillerinin daha az hatalı olması için 6700 hata düzeltti. Microsoft Japonya izin gününde buluşma planlayarak kazanan oldu.Böylece Microsoft oyunlaştırma sayesinde belki de milyonlarca dolar tasarruf etti.
Bir başka örnek ise İsveç: İsveç’te dünyanın en derin çöp kutusu
inşa edilmiş. Bu çöp dışarıdan diğer çöp kutularına benziyor, rengi de diğerleri gibi
mavi. Fakat birisi buraya bir çöp attığında sanki o çöp çok uzağa düşmüş gibi bir ses
duyuluyor ve en sonunda da yere değdiğinde tatmin edici bir toslama sesi geliyor.
Aslında bu ses gerçek değil, çöp kutusuna yerleştirilen sensörler sayesinde dünyanın
en derin çöp kutusu algısı yaratılmış ve insanların sırf bunu denemeleri için
güdülenmeleri sağlanmış. Yine çok basit bir oyunlaştırma örneği… Gördüğünüz gibi
her kıtada çok farklı alanlarda ister teknoloji ile ilgili olsun isterse çevre ile ilgili
oyunlaştırma her alanda bize müthiş kolaylıklar sağlıyor.
Ünlü kadın oyun tasarımcısı Jane McGonigal, çalıştığı ofiste bir gün kafasını çok sert bir şekilde dolaba çarpar ve bir travma geçirir. Hastayene kaldırılan Jane bir süre dinlendirilmek zorunda kalır. Burada küçük yürüyüşler yapması ve sohbetler etmesi istenir. O da bunu bir oyuna çevirir. Oyunun adı “Jane the Consussion Slayer – Jane Travmaların Sahibesi” olmuştur. Gelen arkadaşlarıyla yaptığı yürümelere puanlar verir ve daha çok olması için hem kendini hem de ziyaret eden arkadaşlarını motive eder.
Bu oldukça çalışan minik oyun, sonrasında Jane tarafından “Super Better” isimli bir mobil uygulama haline getirilir. Oyuncuların görevler, güçlendiriciler, takım arkadaşları ve kötü adamlar gibi unsurlarla yapması gereken sağlıklı davranışları yapmaya gönüllülendirmektedir. COVID19 döneminde de “Stay Home Scavenger Hunt- Evde Kal Kelime Bulmacası” yayınlayarak geniş kitlelere ulaşmıştır.
Werbach ve Hunter, bu kadar örnek verirken şunu da özellikle belirtmiş: Her alanda
sorunları çözmek için oyunlaştırma düşünülmemelidir. Özellikle sorumluluk, deneyim
ve sonucun olmadığı yerde asla. Aynı zamanda oyunlaştırmada çizgiyi çok iyi
ayarlamak gerekir. Burada uyuşturucu örneğini veren yazar “Uyuşturucu seni mutlu
edebilir fakat bir süre sonra bağımlı ve hasta yapar.” diyerek çok güzel bir noktaya
değinmiş.
Kitabın yazarları, oyunlaştırma konusunda oldukça önemli olan motivasyon konusuna
fazla değinmiş. Hatta “Fitocracy” ve “LiveOps” gibi motivasyon alanında ilk
uygulamaları da çok güzel örneklemiş. Ayrıca oyunlaştırmada olmazsa olmazlardan
biri olan geri bildirim kısmına da bol bol değinilerek örnekler verilmiş. Yapılan
araştırmalarda otoyollarda araçların hızlarını gösteren tabelaların hızla alakalı
kazalarda ciddi düşüşlere yol açtığı belirtilmiş. Motivasyon ile direkt ilişkilendirilen geri
bildirim alanında ilk ciddi ve gerçekçi oyunlaştırma tasarımını uygulayan Kanadalı
girişimci “Rypple”, şirket çalışanlarının performans geri bildirimlerini iletmek üzere
tasarladı ve asıl sürpriz olan ise ilk müşterilerinin o zaman pek tanınmayan ama
ilerde en başarılı sosyal medya devi olacak Facebook olmasıydı. Belki de
Facebook’un bu kadar başarılı olmasının ardında hem oyunlaştırmaya hem de geri
bildirime önem vermesi yatıyor olabilir.
Çalışanların uzmanlıklarını gösterme alanı da oyunlaştırmaya çok uygun bir alan. Kaggle isimli platformda çalışanlarınızın hangi konularda içerik ürettiğini ve uzman olduklarını çok basit bir profil sayfasıyla görebilmekteyiz.
Werbach ve Hunter, oyun elementlerini PBL Triad (üçleme) adı altında daha basit
hale getirmiş. Baş harflerden oluşan bu modelde P ; “points” yani puan, B ; “badges”
yani rozet ve son olarak da L ; “leaderboards” yani liderlik tablosu olarak adlandırmış
ve bunu bolca örnekler ile desteklemiş.
Oyunlaştırmayı ise alanda en çok karşılaşılan 6D tanımıyla tarif etmiş.
- Define business objectives: İş hedeflerini tanımlama
- Delineate Target behaviours: Hedef davranışları tanımlama
- Describe your players: Oyuncu tiplerini tanımlama
- Devise activity cycles: Oyun döngülerini ve akışı tasarlama
- Don’t forget the fun: Eğlence olmadan olmaz ☺
- Deploy the appropriate tools: Uygun araçları ya da ödülleri dağıtma
Henüz Türkçe çevirisi olmayan bu kitap sizleri motivasyon, geri bildirim ve
oyunlaştırma konularında bir kaç adım daha öne geçireceği için okumanızı şiddetle
tavsiye ediyoruz. Oyunlaştırma denince akla gelen ve alanda oldukça önemli bir yere
sahip olan bu kitabı sizler için okuduk ve özetledik. Hayatınızdaki birçok sorunu
oyunlaştırmadan aldığınız güçle çözmeniz dileğiyle.
GAMFED KİTAP KULÜBÜ