Gamfed Türkiye Kitap Kulübü Sunar: Çalınan Dikkat – Johann Hari

BİRİNCİ BÖLÜM

Çağımızın parolası “Yaşamayı denedim ama dikkatim dağıldı” olabilir!

Yirmi birinci yüzyılın başında hayatta kalmak, dikkatimizi toplamak, odaklanma becerimizin çatlayıp kırılmasını beraberinde getiriyor. California Üniversitesi Los Angeles Döngüsünde çalışan bir ekip, iki işi aynı anda yapmalarını isteyip istemediklerini takip etmişti. Aynı anda tek bir iş yapan insanlarla kıyaslama sonrasında pek hatırlayamadıkları ortaya çıktı. Kanıtlara göre, görevler arasında geçiş yaparken çok fazla zaman harcadığınızda yavaşlarsınız, daha çok hata yaparsınız, üreticiliğiniz azalır ve işlerinizin daha azını hatırlarsınız.

Odaklanmakta zorluk yaşıyorsanız, bir dakika önce tek bir işlemde sorun yaşamayı deneyin, sonra bir dakika bırakın dağılsın dikkatiniz, sonra on dakika daha böyle devam edin. Yapa yapa bilgilenmelik kazanımlarla beyniniz ustalaşmaya başlar, çünkü o davranışta söz konusu olan nöral bağlantıları güçlendirirsiniz.

İKİNCİ BÖLÜM

Güvercinler çok hareketli hayvanlardır. Güvercinlerin ortaya çıkması durumunda rasgele bir hareketi yapabilmesini (kafasını yukarı kaldırmasını ya da sol kanadını dışarı çıkarmasını) bekleyin ve tam o anda düğmeye basın. Sonra aynı hareketin tekrarlanmasını bekleyin ve yine yem verin. Bunu birkaç defa değiştirip yaptığınızda başka bir güvercin, hareketi yapmayı öğrenecek ve o hareketi sık sık yapmaya başlayacak. Keşfi yapan Skinner; bunun ne kadar ileri götürülebileceğini, bu tür pekiştirmelerle bir hayvanın ne ölçüde programlanabileceğini öğrenmek istemiş ve daha da ileri gidilebileceğini keşfetmiştir. Bu şekilde bir güvercine pinpon oynamayı, bir tavşana bozuk paraları alıp kumbaralara koymayı öğretebilirsiniz.

Doğru ödüllendirdiğiniz takdirde pek çok hayvan çok karmaşık ve kendileri için anlamsız davranışlara odaklanmaya başlayacaktır. Skinner bu ilkinin insan faaliyetlerinin neredeyse tamamını açıkladığına ikna olmuştur. Skinner’a göre özgür iradeyle seçim yapan bir kişi olmak anlamında zihin yoktur. Akıllı bir tasarımcının sizi istediği gibi programlaması mümkündür. Bundan sonra Instagram’ı tasarlayanlar da şöyle soracaklardır: Kullanıcıları kalpler ve beğeniler yoluyla selfi çekmek için özendirsek, fazladan yem almak için sol kanadını yönlendiren güvercinler gibi, saplantılı biçimde bunu yapmaya başlarlar mı acaba?

Akış Hali Nedir?

Skinner’ın çalışmaları salt doğru olsaydı, insanlar sadece ödül ve ceza almak için bir şeyler yapıyor olsaydı, sanatçıların bu performansı açıklanamazdı… Mihaly’nin söylediğine göre, “İşleri bittikten sonra onaya çıkan nesne, sonuç önemli değildi.” Bu insanları sürükleyen gücün ne olduğunu göstermek istiyordu Mihaly. O kadar uzun süre tek bir odaklanmayı mümkün kılmanın ne olduğunu sormuş: “Resim oluşturmanın büyüleyici tarafının süreciyle ilgili bir şey” olduğunu anlamış. Nedir peki bu şey, diye sormuş.

Bunu daha iyi öğrenebilmek için, başka faaliyetlerle zaman geçiren yetişkinleri incelemeye başlamış. Uzun mesafe yüzücülerini, kaya tırmanışı yapanları, satranç oyuncularını ve önce profesyonel olmayanlara bakmış. Çoğu zaman bedensel olarak rahatsız edici, yorucu, hatta tehlikeli şeyler yaparken karşılığında bariz bir fiyat almıyorlarmış bu insanlar. Ama işlerini isteyerek yapıyorlarmış. Onlarda böyle olağandışı bir odaklanma doğuran şeyler olurken, nasıl hissettikleri hakkında konuşmuş Mihaly. Bu durum birbirinden çok farklı olmasına rağmen, insanların kendilerini nasıl hissettiklerine dair söylediklerinde farklılıklar ve benzerlikler oluşmaktadır.

Tekrar tekrar karşılaşmak için ortaya çıkan bir sözcük var; “Kendimi özgürleştiriyorum.” Kaya tırmanışı yapan biri ona daha sonra şunları söylemiş: “Kaya tırmanışının albenisi başarıda yatmıyor, bir kayanın tepesine ulaşıp seviniyorsunuz ama aslında bu anı yaşamanın dışında hiçbir şey istemiyorsunuz. Tırmanışın sözlerini, şiir yazmak gibi yapıyorsunuz. Olsa olsa kendi içinizdeki bir şeyleri fethediyorsunuz.”

Mihaly, bu insanların daha önce bilim insanları tarafından incelenmemiş temel bir okuma tarifesi olabileceğini düşünmeye başladı ve buna “akış hali” adını verdi. Yapmak istediğinizi kendinizi kaptırıp benlik hissini tamamen kaybettiğiniz, zamanda kaybolan gibi olduğu, deneyimin kendisine aktığı zamanlar. Mihaly, insanların akış halinin ne olduğunu açıklayıp daha önce böyle bir şey yaşayıp yaşamadıklarını araştırmaya başladı. Yüzde 85’i bu şekilde hissettiklerini bu tür anların hayatlarının en akılda kalıcı anları olduğunu söylediler. İster beyin ameliyatı yaparken, ister gitar çalarken, ister leziz çörekler pişirirken ortaya çıksın hayretler içinde dinlemişti hepsini.

Mihaly de savaşın vurduğu bir şehirde oyuncak askerleriyle incelikli muharebeler planlayan bir çocuk olduğu zamanları, sonra da üç yaşlı mülteci kampının çevresindeki tepe ve dağları keşfettiği zamanları düşünürken kendini buldu. Bunun için nereye sondaj yapılması gerekir? Akış hallerini nasıl doğurabiliriz?

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Hiçbir güç kaynağı ya da fikir kafa tutulamayacak kadar büyük değildir. Yirmi birinci yüzyıl başında hayatta olmak, dikkatimizi toplama -odaklanma- becerimizin çatlayıp kırılmasını beraberinde getiriyordu. Dikkatin ne olduğunu herkes bilir. Dikkat bir spot ışığıdır.

Ne olup bittiğini anlarsak onları değiştirmeye başlayabiliriz. Şu an elimizde olan bilimsel kanıtlar  “çocuk gelişiminde oyunun büyük rol oynadığı üç temel alan bulunduğuna” işaret ediyor. Bunlardan biri “yaratıcılık ve hayal gücü” sorunları düşünüp çözmeyi öğrenmek. İkincisi “sosyal bağlar” diğer insanlarla etkileşime girmeyi ve sosyalleşmeyi öğrenmek. Üçüncüsü ise “canlılık” neşe ve haz yaşamayı öğrenmek. 

21. yüzyılda hayatta kalma ve odaklanmanın anahtarı oyunlarda sanırım. Oyundan öğrendiğimiz şeyler doğru dürüst bir insan olmanın tali parçaları değil, düpedüz nüvesi diyor Isabel. Sağlam bir kişiliğin temellerini oyun atıyor; yetişkinlerin sonradan çocuklarına açıkladığı her şey bu temel zemine oturuyor. Tam olarak dikkat gösterebilen biri olmak için, diyor Isabel, bu serbest oyun temeline sahip olmanız gerekiyor…

Bu yazı Gamfed Türkiye gönüllüleri Şule Küçük ve Aida Mndou tarafından hazırlanmıştır.

İlgili Makalelerimiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir